21 Temmuz 2012 Cumartesi

Beraber Yürümedik Biz Bu Yollarda Ama Erdoğan’a Lazımsın



Numan Kurtulmuş’un AK Parti’ye geçip geçmeyeceği henüz kesinleşmiş değil ama geçmeyeceğine yönelik herhangi bir belirti de yok. Şu an karar aşamasında olan şey sanıyorum ki HAS Parti’nin lağvedilip tamamen AK Parti’ye mi geçeceği yoksa partiden Numan Bey ve beraberindeki arkadaşlarının ayrılıp AK Parti’ye mi dahil olacağıdır. HAS Parti denildiğinde Numan Bey'den sonra akla gelen ilk ve etkili isim Mehmet Bekaroğlu, AK Parti ile birleşmeye dair tavrını en net biçimde ortaya koyan oldu ve hatta Numan Bey'in Başbakan ile görüşmesini de onun söylemleri sağladı diyebiliriz. Zira medyada çıkan birleşme dedikodularından sonra Mehmet Bekaroğlu Numan Beyin tatmin edici bir açıklama yapması gerektiğine işaret etti ve akabinde Numan Bey "Bu konuda benim muhatabım başbakandır" dedi. Sonrası hepimizin malumu olan Başbakan’ın daveti ve Numan Bey ile görüşmesi.
Numan Bey ama arkadaşlarıyla birlikte ama partisini lağvederek AK Parti’ye katılırsa ne olur? Bu ittifak bize neyi anlatır? Günlerdir bu konuda yazılıyor, konuşuluyor ve birçok senaryodan bahsediliyor. Bana kalırsa Numan Beyin AK Parti’ye katılması kendi açısından iyi olmamakla birlikte AK Parti’ye ivme kazandırabilir. Numan Bey için iyi olmayacaktır zira iktidarın içinde olup iktidara muhalefet etmek pek olası ve kolay değil. Türkiye’nin ihtiyacı da iktidarın güçlenmesi değil aksine yapıcı ve etkin bir muhalefet.  HAS Parti bu muhalefeti çok ses getirerek olmasa bile doğru bir söylemle gerçekleştirmeye çabalıyordu. AK Parti iktidarının %50 dolayında oy aldığı son seçimlerden sonra alabildiğine otoriterleştiği, Başbakan Erdoğan’ın iki dudağı arasından çıkan sözlerle hareket eden bir yığın görüntüsü aldığı ve devletleşmeye başladığı hepimizin bildiği bir gerçek. Böyle bir ortamda Numan Kurtulmuş gibi bir figürün AK Parti’nin önemli bir mensubu haline gelmesi çok küçük bir ihtimal de olsa AK Parti’deki bu kötü gidiş olarak nitelediğim devletleşme ve tek adamlaşma sürecine olumlu yönde tesir edebilir. Numan Bey en azından AK Parti içerisinde yer alarak partinin 3 yıllık iktidar yorgunluğuna, ağır bir itham olsa da AK Parti içerisindeki yozlaşmaya karşı iyi bir panzehir oluşturabilir. Muhtemelen AK Parti içerisinde iktidarının ve konumunun baki kalmasını isteyenler için Numan Kurtulmuş ve ekibinin ve hatta henüz belirginleşmese de kulislerde konuşulan Süleyman Soylu’nun partiye katılmaları ciddi rahatsızlık oluşturacağı gibi bir tehdit algısı oluşturarak dinamizm kazanmalarına sebep olabilir. Numan Bey’in AK Parti’ye katacakları bununla da sınırlı olmayacaktır. Önümüzde Cumhurbaşkanlığı seçimini de dahil ettiğimizde çok kısa zaman içinde gerçekleşecek üç seçim süreci mevcut. Yerel-genel ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de Numan Kurtulmuş’un AK Parti’ye önemli bir katkı koyacağı da yadsınamaz bir gerçektir. AK Parti içerisindeki elitler her ne kadar rahatsız olursa olsun Numan Bey’in AK Parti’ye katılımı parti tabanında da coşkuyla karşılanacağı gibi küçük de olsa bir bütünleşme hamlesi ve sembolü olarak görülerek Milli Görüş çizgisinden AK Parti’ye önemli bir oy taşıyacaktır.
Numan Beyin katılımı AK Parti’ye ve özellikle Başbakan Erdoğan’a yarayacaktır. 2010 referandumunda %58’lik “evet” cephesi çok kısa bir zaman sonra gerçekleşen seçimlerde AK Parti’nin aldığı yaklaşık %50’lik oy ve yeni cumhurbaşkanını halkın seçecek olması birlikte düşünüldüğünde Başbakan Erdoğan’ın Numan Kurtulmuş ve Süleyman Soylu gibi isimleri partisine dahil etme girişimi çok pragmatik görünmektedir. 12 Haziran 2011 seçimlerinde AK Parti’nin aldığı %50’lik oy geniş kesimlerce başarı olarak değerlendirilmişti. Başarısızlık olarak lanse edilmesi zor olmakla birlikte bu seçimlerden çok kısa zaman önce yapılan 12 Eylül 2010 referandumunda “evet” cephesine verilen %58’lik destek göz önüne alındığında AK Parti’ye olan desteğin 8 puan gerilediğini söylemek zorlama bir yorum olmayacaktır. Başbakan Erdoğan’ın bugün Numan Kurtulmuş’la başlayan ve Süleyman Soylu ile devam edeceği söylenen ittifak çağrısına bakıldığında kendisinin de böyle bir okuma yaptığını söyleyebiliriz. Başbakan Erdoğan böyle bir okuma yapmıştır çünkü şuan tartışmasız tek hedefi olan Çankaya Köşkü’ne çıkması için %50’nin üzerinde bir halk desteğine ihtiyacı olmakla birlikte birinci turdan bu desteği hem de en üst seviyelerde alarak Başkanlık veya Yarı-Başkanlık sistemi için de meşruiyet aramaktadır. “Milli İrade” söylemine sıklıkla başvuran, milletimin işaret ettiğini yaparım diyen Başbakan Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde daha ilk turdan %60 civarında ve hatta üzerinde oy alması Başkanlık veya Yarı-Başkanlık için milletten ruhsat alması anlamına gelecektir.
Numan Kurtulmuş’un AK Parti’ye epey yarayacağı ortadayken Numan Bey bu süreçten kendisi ve bugüne kadar ortaya koymaya çalıştığı vizyon adına ne devşirecektir? Numan Kurtulmuş 1998 yılında Fazilet Partisi çatısı altında Rahmetli Erbakan ile siyasete başladığı günden bu zamana kadar Milli Görüş çizgisi içerisinde ve genel olarak AK Parti’nin çekirdek kadrosunun da temsil ettiği “yenilikçi” çizgide yer aldı. En son “Medeniyet Siyaseti Hareketi” çevresinde bütünleştiği arkadaşları ile birlikte HAS Parti’yi kurdu ve her zaman vicdanlı, ilkeli, mütevazı kişiliği ve siyasi duruşu ile bilindi. Şimdi AK Parti’ye katılımı halinde Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olması ile birlikte Başbakan olacağı konuşuluyor ve hatta bizzat bu teklifin yapıldığı dillendiriliyor. Bana kalırsa Numan Bey’in AK Parti içerisinde Başbakanlık kadar önemli bir göreve getirilmesi mümkün olmayacaktır. Bunun sebebi 2002’den bugüne parti içerisinde yer alanların “beraber mi yürüdük bu yollarda” sorusunu soracak olması ihtimali ve elbette Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olması durumunda çok etkili ve aktif bir başbakanı istemeyecek olmasıdır. Numan Bey’in hangi gaye ve hedeflerle AK Parti’ye katılmak isteyeceğini bilemiyorum ancak hedefleri ne olursa olsun çok kolay ve rahat bir şekilde gerçekleştirmesinin de mümkün olmayacağını söyleyebilirim. Gerek Numan Bey’in 1998’den günümüze izlediği siyasi çizgi ve yaşadığı ayrılıklar gerekse AK Parti içerisindeki yapı düşünüldüğünde bu çok kolay anlaşılabilecektir. Bunlar düşünüldüğünde Numan Bey’in AK Parti içerisinde  – eğer dahil olursa –  çok uzun bir süre barınabilmesi bile mümkün olmayabilir.
Takip Et (twitter): @burakyalim

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder